Nisan 13, 2006

Sabrinisa

Kategori:Nakış Yukarıdaki fotoğraflarda Sevgili Leman'ın engin sabrı ile ortaya çıkardığı Antep Ajuru tekniği ile yapılmış örtünün ortası ve kenar nakışı bulunmakta. İlk bakışta dantel ile kumaşın birleşiminden oluşmuş bir örtü gibi gözüküyor, ben de öyle sanmıştım. Antep Ajuru denilen bir teknikle yapıldığını Leman'dan öğrendim. Oldukça zor ve sabır isteyen bir çalışma. Bunun için de Sabrinisa adını uygun gördüm. Ben çok beğendim, yaparmısın diye soracak olursanız, denemeye bile cesaret edemem derim. Neden mi? Aşağıda tekniğin açıklamaları var. Okuduğunuzda çok zor olduğunu göreceksiniz. Lemanı buradan sabrı ve titizliği için tebrik ediyor ve başarılar diliyorum. Antep İşi, Antep Ajuru olarak bilinen bu teknik dokumanın en ve boy iplikleri çekilerek ya da kesilerek yapılan bir grup iğne, Antep'te yaygın bir biçimde hâlâ uygulandığı için, Antep işi adıyla bilinmektedir. Oysa delik işi, Silifke işi, Ermenek işi ve sökme vb. gibi isimlerle de bilinmekte ve Antep dışında da uygulanmaktadır. Bu grup iğne ya dokumanın ipliği çekilerek ya da dokumanın belli bir ünitesi kesilerek ve çekilen ya da kesilen iplikler yer yer başka ipliklerle dolanarak, bağlanarak, sarılarak yapılır. Genellikle yer yer delikli tentene başka bir deyişle kumaş ve dantel görünümü veren bileşimlerin sergilendiği bu iğneler süslemenin bezendiği biçime göre sıçan dişi, kumru gözü, mercimek vb. gibi adlandırılırlar. Türk işlemelerinde, Antep yöresi, beyaz ipek üzerine, beyaz ipek iplikle, yapılan süslemeleriyle tipiktir. Bu süslemelerde iplik çekilmeyen ünitelerde üçgen susmalar örtü yüzeylerinde ilgi çekmektedir.

Nisan 07, 2006

Çarkıfelek

Kategori: Nakış Sevgili Nurgül'ün iğne oyası çalışmalarını paylaşmak istedim. Yukarıdaki fotoğrafta görülen örtünün ortası dantel olarak işlenmiş ve kenarına iğne oyası çalışılmış. Altdaki örtü ise tamamen iğne oyası olarak yapılmış. Nurgül iğne oyasını yeni öğrendi ve oldukça istekli. Birçok arkadaşımız buna benzer çalışmaları paylaştılar, belki farklı gelmeyebilir size ama Nurgül'ü yüreklendirmek amacı ile onun yaptıklarını da göstermek istedim. Şekil itabariyle örtü Çarkıfeleğe benzememişmi, nedersiniz?

Nisan 03, 2006

Allı Gelin

Kategori Nakış

Allı Gelin Al Olaydın, Selvilere Dal Olaydın. Gelen Geçen Yolculardan, Nazlı Yar Beni Soraydın

Geçen Cuma günü Derya Gibi programında da ayrıntılı bir şekilde anlatılan Ter Kırma işinden bir örnek yukarıda gördüğünüz. Sevgili Leman kına töreninde kullanılan bu örtüyü çalışmış. Fotoğraf Makinası yeni olduğu için pek iyi çekemediğini söyledi. Tel Kırma tekniğinin yüzyıllara dayanan bir geçmişi var.Hiç makas kullanılmadan tül üzerine yapılıyor. Tel birbirine kırdırılarak ilerletiliyor. Bu nedenle adı tel kırmadır. İşin öncesinde, öyle desen çizeyim, kopyalama yapayım gibi kolaycılık yok. En zorunu düşünün. Yani tam anlamıyla el emeği, göz nuru. Sabır ve dikkat gerekiyor. Desenin bir yerinde bir iplik atlandı mı, hata, işleme bittikten sonra ortaya çıkıyor. Tel kırmanın önü ya da arkası yoktur. Yani her iki tarafı da kullanılır. Emeğin, sabrın, dikkatin ve maharetin ürünü. Tel kırma işi, tüm işlemeler içinde gümüş ışıltısıyla kendini hemen fark ettirir. Elinize alınca hiç bir iplikten beklemediğiniz bir ağırlık hissedersiniz. Zira gümüş tellidir. İstenirse altın da olabilir.

Aşağıdaki fotoğrafta görülen ise, Bartın yöremizde yapılan tel kırma bir örtü. Desenlerin isimleri de var. ‘Kaymak Tabağı’ gökyüzünden düşen bir yıldızı anlatır, ‘Sarhoş Sokağı’ ismi gibi yalpalaya yalpalaya yapılır ama işleyen için zor bir motiftir. Çoğunun da ismi yoktur.