Kasım 23, 2006

Mendil Kutuları

Aksilikler zaman zaman beni deniyor diye düşünüyorum. Ama kararlı olunca hepsinin altından kalkılabileceğine inanıyor ve diretiyorum. Şimdi bunları neden söylediğime gelince; bugün erkenden bloğuma birşeyler eklemek için kolları sıvadım, fotoğrafları ekledim, yazıyı hazırladım ve paylaş komutunu vereceğim anda elektrik gitti.Önemli bir trafo arızası olduğundan 2 saat sonra geldi ama benim tüm hazırlıklarımda uçtu tabi.Tekrar yazmak, aynı cümleleri kurmak zor gelir bana. Sağlık olsun deyip yeniden kolları sıvadım. Yukarıdaki fotoğraflar kağıt mendil kutusu olarak hazırlanmış şık objeler. Hepsi etamin üzerine kaneviçeye benzer bir teknikle işlenmiş. Tunus işi, örgü, tığ işi teknikleri ile de farklılıklar elde edilebilir diye düşünüyorum. Evinizde farklı objeler seviyorsanız denemeye değer. Teneke çay kutuları değerlendirilebilir. Aşçıbaşı figürünü çok sevdim ben. Teneke kutu bulur bulmaz deneyeceğim.Hepinize sevgiler gönderiyorum.

Kasım 15, 2006

Şık Çaydanlık Örtüleri

Porselen çaydanlıklarınızdaki çaylarınızın sıcak kalmasını istermisiniz:) Elde bile dikilebilecek, evdeki kumaş, dantel,kurdele artıklarınızı değerlendirerek çok şık aksesuarlar yapılabileceğini gösteriyor bu fotoğraflar.Horoz figürü ise patchwork olarak çalışılmış. Aslında tavuk figürü görmek isterdim (Bu aralar horozlarla sorunluyum galiba:)) Yıllar önce kapitone olarak bir çaydanlık örtüsü yapmıştım, nerelerde gizli bilemiyorum, ekleyemedim.İsterseniz benim gibi sadece seyredersiniz.

Kasım 07, 2006

Buldan Bezi Çalışmaları

Doğal ekru rengin hakim olduğu, çok güzel desenler içeren pamuklu bir dokuma olan Buldan Bezini çok severim. Sadece antep ajuru ile ya da, üzerine renkli desenler işlenerek de farklı hale getirilebiliyor. Yukarıdaki örtü örnekleri Sevgili Leman'dan. Bu çok yetenekli ve zevkli yakınım geçen bayramda nişanlandı. Mesleğene devam ederek çok iyi bir ev hanımı da olabileceğine yürekten inanıyorum. Oldukça becerikli, titiz sevgi dolu bir genç kız.Aynısına hiçbir yerde rastlayamayacağımız çok zengin bir çeyiz oluşturmuş, her biri antika değerinde. Kendisine burdan herşeyin gönlünce ve bir ömür boyu mutlu olmasını diliyorum.

Ekim 31, 2006

Neşeli Çantalar

Yukarıdaki çantaları görünce hepsine sahip olmak istedim. Aslında hiç böyle neşeli, renkli, cıvıl cıvıl çantalar kullanamam. Hep resmi, ağırbaşlı, fonksiyonel, büyük çantalar taşırım. Karakterim gereği mi, çalışıyor olmam mı, ya da gerekebilecek herşeyi herzaman yanımda istemem mi bilemiyorum tercihim hep fazla ciddi ve büyük çantalar. Basit bir kumaş çanta istenildiği zaman bu hale getirilebilir diye düşündüm. Evinizdeki tüm pul boncuk, küçük çiçekler,püsküller değerlendirip, hayal gücünüze göre işleyerek çok şık çantalar elde edebilirsiniz. Sevdinizmi bu neşeli çantaları?

Ekim 26, 2006

İğne Oyası Örtüler

Herzaman çok beğendiğim ama öğrenmeye ve yapmaya cesaret edemediğim iğne oyası tekniğinden iki adet küçük örtü örneğini paylaşmak istedim bugün. Bayram geldi geçti, umarım hepiniz sağlıklı ve sevinç içinde geçirmişsinizdir. Biraz gülümseyelim istedim bugün ve aşağıdaki hikayeyi aktarmak istedim. Erkekler alınmasın lütfen ama Kadının Gücünü de hiç küçümsemesinler... 10 Erkek ve 1 Kadın 11 kişi bir helikopterden sarkan halata asılıdırlar. 10 erkekve bir kadın. ip herkesi taşıyacak kadar güçlü olmadığı için içlerinden birinin ipi bırakması gerektiğine karar verirler. Yoksa hep beraber düşecektirler. Bu kişinin kim olacağına kara veremezler ama o anda kadın çok etkileyici bir konuşma yapar.Tamamen gönüllü olarak ipi bırakabileceğini söyler.Çünkü bir kadın olarak, kocası için, çocukları için ve aslında genelde erkekler için her şeyi bırakmaya alışık olduğunu söyler,hem de karşılıksızca... Hikayesini bitirir bitirmez,tüm erkekler onu alkışlamaya başlarlar.... NOT:Bu hikayeyi akıllı bir kadına gönderin ki bugün gülümsemek için bir nedeni olsun.Tüm erkeklere de gönderin ki hayatın gerçeğini bir kez daha anlasınlar...!

Ekim 06, 2006

Sizin Hiç Adanız Oldumu

Akvaryumunuz olmasa da Balıklarınız olabilir diye düşündüm. Balık şeklinde keseceğiniz şablonları renkli kumaşlara aplike yaparak, sutaşı, pul, boncuk gibi malzemelerle farklı görünüşler elde edebilirsiniz. Balık bahsi olunca aşağıdaki beğendiğim bir yazıyı paylaşmak istedim sizlerle. Aslında uzun yazılar yazmak istemiyorum, çünkü çoğunlukla uzun yazıların sonuna kadar okunma ihtimali çok az. Hem zamansızlıktan hem de okuyucunun dikkati dağılıyor doğal olarak. Vaktiniz olursa lütfen okuyun. Çok iyi bir hafta sonu diliyorum sevgili arkadaşlar.

Thomas Cook, bir araştırma gezisi sırasında Atlas Okyanusu'nun bir yerinde; milyonlarca kuşun havada çığlıklarla daireler çizerek uçtuğunu görür. Kulakları sağır edecek kadar yüksek sesle çığlıklar atan kuşlardan yorulanlar, okyanusun dev dalgalarına atılarak intihar ederler. Bu olayı yıllar boyunca birçok balıkçı görür, birçok bilim adamı araştırır. Kuş bilimcileri yaptıkları araştırmalarda göçmen kuşların farklı yönlerden gelerek okyanusta bu noktada birleştiklerini keşfederler; ancak intihar etmelerinin nedenini çözemezler. Yıllar süren araştırmalar sonucunda bu trajik olayın yaşandığı yerde bir ada olduğunu, kuşların göç yolu üzerinde bulunan bu adanın deprem sonucunda okyanusa gömüldüğünü bulurlar. İnsanların yokluğunu bile fark edemedikleri ada; kuşlar için göç yollarının vazgeçilmez durağıdır. Kuşlar, binlerce yıllık alışkanlıkla adanın yerini bilmektedirler ve yıpratıcı bir yolculuktan sonra aradıkları adayı bulamayınca yorgunluktan bitkin düşen bedenlerini çığlık çığlığa okyanusun sularına gömmektedirler? Peki ya siz? Sizin hiç bir adanız oldu mu? Yaşamın uzun göç yollarında size bir yudum taze soluk verecek, yolunuza dinç devam etmenizi sağlayacak bir adanız var mı? Bir gün yerinde bulamazsanız, ille de ulaşmak ve sığınmak için başınızın döndüğü ve dengenizi yitirinceye kadar kanat çırpacağınız bir ada yaratabildiniz mi kendinize? Sınırsızca her şeyi paylaşabileceğiniz bir dost! Yola birlikte çıkacak kadar güvendiğiniz bir arkadaş, daima huzur ve mutluluk verecek biri, ulaşmak için yıllardır uğraş verdiğiniz bir amaç edinebildiniz mi? şöyle daha bir yakın bakın çevrenize? Size gelen, sizin gittiğiniz, sizi bulan, sizin bulduğunuz kaç ada var çevrenizde? Kaç tane durup nefeslendiğiniz ada yaratmışsınız kendinize?

Ekim 02, 2006

Çiçek Demeti

Bundan 30 yıl önce mutlu olmak daha basitti. Güzel bir yemek ya da yeni bir çift ayakkabi mutlu olmak için yeterliydi. Ancak günümüzün materyalist toplumunda seçenekler çoğaldıkça tatminsizlik, rekabet çoğaldıkça da huzursuzluk artıyor. Yukarıdaki yastığı gördüğüm an annelerimizin, büyükannelerimizin yaptığı elişleri aklıma geldi. Küçük dünyalarında ne büyük nakışlar işlemişler,anlatamadığı duygularını yaptıkları nakışlara renklerle, desenlerle anlatmaya çalışmışlar ve ne kadar mutlu, sevgi dolu yaşamışlar. Mutlu olmayan insanlar bu kadar yoğun emek ve göznuru gerektiren nakışları yapabilirmiydi dersiniz. Hiç sanmıyorum.
Bu yastık Sevgili Leman'ın öğrenciyken gerçekleştirdiği bir proje. Geleneksel nakış tekniklerini tanıtmak ve yaşatmak için okulda yüzyıllardır süregelen teknikler bilhassa öğretiliyormuş.O da şimdi kendi öğrencilerine öğretiyor. Geçmişimizden gelen tüm güzellikleri geleceğe taşıyabilmek için elimizden geleni yapmalıyız diye düşünüyorum. Katılırmısınız?

Eylül 20, 2006

Kenar Dantelleri

Cuma günü size mutluluğumu anlatarak ayrılmıştım. Yaşam o kadar garip ki, bu mutluluğum Cumartesi günü derin bir üzüntüye dönüştü. Tontonum yine tansiyonunu fırlattı tepelere ve müdahale için götürdüğüm hastanede yoğun bakıma aldılar. Sizi endişelendirmek istemiyorum şimdi gayet iyi ve bugün eve çıkardım.Tabi çok sıkıntılı günler yaşadım, dilerim hiçbiriniz yaşamaz. Yeri gelmişken insan sağlığının ne kadar ticarete döküldüğünü sizinle paylaşmak istiyorum. Çok sık yaşadığımız bir konuydu bu ve her seferinde birkaç saat içinde gözlem altına alınarak tansiyonu düşürülür ve gönderilirdi. Bu kez ilk andan itibaren akıllarına koydukları işlemlere başladılar ve hiç olmayan hastalıklardan bahsettiler, durumu vahim hale getirdiler. Arkadaşlar tümünü töhmet altında bırakmak istemiyorum ama gerçek şu; Hekimler ve özellikle özel hastaneler buradan elde edecekleri geliri artırmak için yaptıkları işleri abartmakta,normal fiziki muayene ile anlaşılabilecek durumlarda bile sayısız tahlil ve tetkik istenmektedir. Ayakta yapılabilen birçok işlemi hastayı günlerce yatırarak hem maddi hemde psikolojik olarak çökertmekteler.Buna bizzat şahidim, annemin göğüs ağrısı olmadığı halde var diye beyan ettiler ve anjiyo yapmaya yeltendiler. Benim, hayır öyle bir şikayeti yok demem üzerine,zaten biz de düşünmüyoruz diye kıvırdılar.Yoğun bakımda gereksiz yere 3 gün tuttular, hastaneye gece 1,5 da yattığımız halde 19.35 yazarak 1 gün fazla gösterdiler. Birkaç kez akciğer filmi çektiler,sürekli kan ve idrar tahlili yaptılar.Biz ısrar etmesek sanıyorum günlerce bu böyle devam edecekti ve annemin ifadesine göre oradan allah korusun sağ çıkamayacaktık. Bütün bunlar ne için biliyormusunuz; Performanslarını arttırmış olduğunu göstermek ve hastaneye gelir temin etmek için. Pes diyorum ve hipokrat yemini etmiş bu insanlara vicdan diliyorum (cüzdan değil).Lütfen herhangi bir sorununuz olduğunda hemen paniğe kapılmayın, araştırın, başkalarının fikrini alın. Hiç ama hiç güvenmiyorum.

Eylül 15, 2006

Doğadan Gelen Işıltı

Bugün haftasonu tatiline girdiğimiz için kendimi daha mutlu hissediyorum sanki.Arşivdeki cıvıl cıvıl birkaç küçük yastık modelini paylaşayım istedim.Bu yastıklar çiçek olmadan herhalde bu kadar güzel olmazdı.Rengarenk nakış yumakları ile hemen hemen herkesin bildiği basit nakış teknikleri ile yapılıyor. Evde kalan kumaş ve ipliklerle değişik görüntüler yaratılabilir. Aslında sadece haftasonu tatili değil beni mutlu hissettiren. Hobilere sahip olmak, mutluluk yolunda herkesin atması gereken bir adım. Araştırmalar, bilgisayar kullanan insanların kullanmayanlara oranla daha mutlu olduğunu ortaya koyuyor. Bunun nedeninin, bilgisayar kullananların bazı imkanların farkına varabilmesi Bilgisayar kullanarak benimle ortak ilgi alanlarına sahip arkadaşlar bulabildiğim için de çok mutluyum.İyiki burdasınız, burdayım sevgili arkadaşlarım. Çok güzel bir hafta sonu diliyorum hepinize...

Eylül 06, 2006

Basit ve Şık Dokunuşlar

Farklı bir desen yaratabilmek için çok fazla nakış tekniği bilmeye de pek gerek yok diye düşünüyorum. İğne ardı, basit sarma işi ile çok güzel görünüşler elde edilebilir. Önemli olan renklerin ana kumaşa uyumu ve dizaynı. Burada görülen yuvarlak motiflerin düğme ile yapılabileceğini düşündüm ben. Uygun renk ve ebatta düğmelerle daha farklı bir hale getirilebilir. Bir yaz çantası, yastık veya bir pike tarzındaki örtünün üzerinde çok güzel duracağını tahmin ediyorum.

Ağustos 25, 2006

Türk Elişininden Örnekler

Hepinizin bildiği gibi atalarımızdan bugüne aktarabildiğimiz çeşitli elişleri arasında iğne oyası oldukça iyi bilinen bir teknik. Yukarıda gördüğünüz Tablo bir Tokatlı hanımın elinden çıkmış farklı bir çalışma. Ben bu özgün çalışmadaki motifi Gelinciğe benzettim. İkinci fotoğrafdaki bürümcük üzerine işlenmiş bir iğne oyası ve bunu geçmişte büyüklerimiz iç giysi olarak değerlendirirlermiş. Günümüzde dış giysi olarak da kullanılabilir. İğne oyalarının kumaş üzerine yapılmasına acıyorum. Kumaşlar eskiyor ama oyalar eskimiyor, bu kadar emeğin atılmasına da hiç gönlüm razı olmuyor. Hepinize çok iyi bir hafta sonu diliyorum ve gelecek haftanın ayrı ayrı güzelliklerle dolu olarak geçmesini umut ediyorum sevgili arkadaşlar. Posted by Picasa

Ağustos 21, 2006

Beyaz'ın Asaleti

Beyaz iş atalarımızdan günümüze kadar sürüp gelen, benim çok beğendiğim bir teknik. Herzaman çok asil, sade ve temiz görünüşü ile beni etkiler. Özellikle yatak takımlarında harika görünür. Yukarıdaki fotoğraf bir sehpa örtüsü, ya da fiskos için ideal.Nakış, piko makinaları henüz keşfedilmemişken annem düz ayak makinada, kasnakla yaparmış. Günümüzde broderi makinaları ile hayal bile edemeyeceğiniz motifler yapılıyor ama hiçbir şey bunların yerine geçemiyor.Tüm dünyada daima el yapımı ürünler herzaman daha değerli.Hepinize iyi bir hafta diliyorum. Posted by Picasa

Ağustos 07, 2006

Sehpa Örtüleri

İyi bir hafta dileğiyle başlamak istiyorum. Abartısız çok uzun ve şimdiye kadar yaşamadığımız kadar sıcak bir Pazar gününü sağ salim kapattık. Sıcağın insanlar üzerindeki etki mekanizmasının, onları öfkeye, kırıcı hatta darp yapmaya ,cinnet geçirmeye kadar çeşitli psikolojik rahatsızlıklara yol açtığı bir gerçek.En azından aşırı, alışılmamış sıcağın insanları tamamen stres’e soktuğu, yorgunluk, mutsuzluk ve bıkkınlık yaptığı bilimsel olarak kanıtlanmış. Varın siz tahmin edin durumumuzu. Hal böyle olunca birşeyler üretebilmek çok zor. Onun için eldeki mevcutları paylaşmaya çalıştım bugün. Beyaz örtüyü çok beğeniyorum, belki kışın deneyebilirim, yapmayı istediklerimin arasında bekliyor şimdilik. Güllü birşeyler gördüğüm zaman Serra'yı düşünmemek mümkün değil. Dantel üstadı bu güllü şablonu kimbilir kaç türlü şekle sokar, çeşit çeşit alternatifler yaratır sizin için. Güllü desen sevenler için ekledim.Hepinize esintili günler diliyorum, en çok buna ihtiyacımız var gibi geliyor bana:)))

Ağustos 03, 2006

Mutfak Havluları

Hazır mutfak havluları, kurulama bezleri eskiden fazla yoktu ve kullanılmazdı.Havlu kumaşlar alınır ve kenarına mutlaka oyalar yapılırdı. Bu havluları da öyle yaptım.Çok kullanışlılar, yıllardır eskimiyorlar.Hem de inanın makinada sık sık yıkanabildiğinden hazır temizlik bezlerinden daha temiz kalabiliyorlar.

Bu sabah okuduğum Sevgili Can Dündar'ın Barış Gelecek Bu Yıl başlığı ile yayınladığı umut dolu yazıyı okumanızı tavsiye ediyorum. Tüm olumsuzluklara rağmen hayata umut dolu bir yürekle bakmaya çalışmak iyi gelecek eminim

Temmuz 30, 2006

Çiçek Bahçesi

Sevgili Arkadaşlar, tekrar sizinle olmak çok güzel. Gerçekten bir haftada özledim. Tatile giderken tek amacım tontonumun sağlığına kavuşmasıydı, şükür daha iyi. Hepinize ilginiz için tekrar teşekkür ediyorum. İyiki varsınız. Fotoğrafdaki örtü Sevgili Leman'ın sanat eserlerinden biri. Sanat eseri diyorum çünkü ilk baktığımda boyama zannettim, dikkatlice bakınca ince ince türk işi tekniği ve sarma kullanılarak yapıldığını farkettim. Ne emektir, ne göz nurudur bu dondum kaldım diyebilirim. İnsan böyle ince işleri kullanmaya kıymaz herhalde. Çok hoş, zevkli, renkleri pastel ve uyumlu renkler. İnce bir zevkin ürünü. Buradan Leman'a bizimle paylaştığı için tekrar teşekkür ediyor ve başarı dileklerimi gönderiyorum. Ayrıca hepinize mutlu sağlıklı bir hafta diliyorum, hiçbiriniz hiçbir konuda darda kalmayın. Sevgiler. Posted by Picasa

Temmuz 17, 2006

Şık Örtüler

Yukarıdaki örtüler yorganlama ve aplike tekniği ile yapılarak, hafif yaz mevsiminde pike gibi kullanılmak üzere tasarlanmış.Örtülerde kullanılan kumaş, renk ve desen seçimi çok güzel. Dikiş bilen arkadaşlar için iyi bir rehber olabilir.Motifler İğne ardı gibi nakış tekniği ile filizler yapılarak zenginleştirilmiş. Yaklaşık bir haftadır annemin sağlık problemi nedeniyle olukça endişeli ve zor günler yaşadım. Doğal olarak nete girip sizleri ziyaret edemedim. Şüphesiz hepimizin annesi önemli ve çok değerli benim annem gibi. Annem o kadar iyi ve örnek insandır ki, değil biz torunları bile gözünün içine bakar. Bunca yıl bir kötü sözünü duymadık, en ufak bir kızgınlığını görmedik. Üzülmememiz için hastalığını bile bizden saklamaya çalışır. Nur yüzlü tontonum hepimizin sevgilisidir. Onun hasta olması hepimizi çok ama çok etkiliyor. Şimdi daha iyi ve benim şu anda tek dileğim kendini tamamen iyi hissetmesi. Hepinize sağlıklı, sıkıntısız bir hafta diliyorum. Posted by Picasa

Temmuz 09, 2006

Fiskos Masa Örtüsü

Kendimi bildim bileli yıllara meydan okuyan bir dikiş makinası ile dikiş dikilirdi bizim evde. Piko ve nakış çok yapılmaya başlanınca kendim yapabilmek için Singer Yoknaz aldım, ilk hevesle birkaç şey yaptım dikiş haricinde. Bu Alpaka örtü de onlardan biri. Şablonla etek uçlarını ve ortasınındaki motifi çizerek kasnağa geçirdim ve beyaz iş gibi çalıştım ve nakış makası ile keserek delikleri oluşturdum. Oldukça sade bir örtü. Koyu renk sehpa veya fiskosa örtünce hoş duruyor. Sevdiğim örtülerden. Makinam hala duruyor ama pek kullanamıyorum. Geçenlerde bir örtünün kenarına basit bir zik zağ yapayım dedim bir türlü motifi oturtamadım, kullanma klavuzunu da bulamıyorum:( Sadece düz dikiş işlerde kullanıyorum şimdi. Hepinize iyi bir hafta diliyorum sevgili arkadaşlarım. Posted by Picasa

Mayıs 17, 2006

Gözlük Kılıfları

Yukarıda gördüğünüz Sevgili Leman'ın yaptığı harika gözlük kılıflarının fotoğrafı.Türkişi tekniği ile yapılmış, renkleri özenle seçilmiş.Bu kadar küçük bir kılıfa yapılan emeğe saygı duyuyorum. Bu tür çalışmalar ile Geleneksel Türk El Sanatları gelecek kuşaklara aktarılabilir düşüncesindeyim.

Mayıs 07, 2006

Yıldız

Kategori:Nakış Yukarıda fotoğraflarını gördüğünüz Kaneviçe herhalde enaz 35 yıl önce falan yapılan, Annemin karyola eteğinin fotoğrafları. Bazen eşyaların insanlardan daha dayanıklı olduğunu düşünüyorum. Temiz ve dikkatli kullanılınca hiç değişmiyorlar. Oysa ki insan hergün eskiyor, yıpranıyor ve yaşlanıyor. Sanki biz eşyalar için varız. Kendimizi ihmal etsekde onları etmiyor, iyi bakıyor koruyoruz ve esiri oluyoruz çoğu zaman. Aynı anda sanki 12 kişi müsafir ağırlayacakmışız gibi çarşaflar, havlular, yemek takımları (çoğu zaman 24 kişilik birkaç takım oluyor) vs. eşyaları saklıyor, her zaman bakımını yapıyoruz. Oysa ki çağımızda hiçbir zaman çok sayıda müsafir aynı anda evimizde ağırlamıyoruz. Hele yatılı kalmaları mümkün değil. Öyleyse niçin saklıyoruz ve giderek sayılarını çoğaltıyoruz. Ben bir türlü anlamış değilim. Özellikle Türkiye'de Müsafir salonu diye bir kavram var. Sadece bayramlarda, yılbaşlarında ve çok özel günlerde açılıyor ama heran temiz ve bakımlı tutuluyor. Ben kendimin kullanmadığı ve kullanma ihtimalim olmayan hiçbir mekanı ve objenin esiri olmak istemiyorum ve bu nedenle sadece ihtiyacım olanları saklıyorum.Sözün kısası lütfen kendinize bakın, eşyaların esiri olmayın. Çok iyi bir hafta dileğiyle, sevgiler gönderiyorum hepinize.

Mayıs 02, 2006

Hoşeda

Kategori: Nakış Yukarıdaki fotoğraflarda görülen, Sevgili Leman tarafından kadife üzerine pul payet işlenerek gerçekleştirilmiş bir çanta. Koyu renkler hakim olduğu için fotoğraflardan çalışılan motif farkedilmiyor olabilir. Özellikle çantanın formu, seçilen ve işlenen motifi çok beğendim ben. Daha önceki paylaştığı işlerde olduğu gibi bunda da temiz ve ince bir elişi, göznuru var. Çantaya hareket ve davranışı hoş, güzel, cazibeli anlamına gelen HOŞEDA adını vermeyi istedim. Leman'a bu güzellikleri sizinle paylaşmama fırsat verdiği için tekrar buradan çok teşekkür etmek istiyorum.Sizlere de mutlu bir hafta diliyorum.

Nisan 13, 2006

Sabrinisa

Kategori:Nakış Yukarıdaki fotoğraflarda Sevgili Leman'ın engin sabrı ile ortaya çıkardığı Antep Ajuru tekniği ile yapılmış örtünün ortası ve kenar nakışı bulunmakta. İlk bakışta dantel ile kumaşın birleşiminden oluşmuş bir örtü gibi gözüküyor, ben de öyle sanmıştım. Antep Ajuru denilen bir teknikle yapıldığını Leman'dan öğrendim. Oldukça zor ve sabır isteyen bir çalışma. Bunun için de Sabrinisa adını uygun gördüm. Ben çok beğendim, yaparmısın diye soracak olursanız, denemeye bile cesaret edemem derim. Neden mi? Aşağıda tekniğin açıklamaları var. Okuduğunuzda çok zor olduğunu göreceksiniz. Lemanı buradan sabrı ve titizliği için tebrik ediyor ve başarılar diliyorum. Antep İşi, Antep Ajuru olarak bilinen bu teknik dokumanın en ve boy iplikleri çekilerek ya da kesilerek yapılan bir grup iğne, Antep'te yaygın bir biçimde hâlâ uygulandığı için, Antep işi adıyla bilinmektedir. Oysa delik işi, Silifke işi, Ermenek işi ve sökme vb. gibi isimlerle de bilinmekte ve Antep dışında da uygulanmaktadır. Bu grup iğne ya dokumanın ipliği çekilerek ya da dokumanın belli bir ünitesi kesilerek ve çekilen ya da kesilen iplikler yer yer başka ipliklerle dolanarak, bağlanarak, sarılarak yapılır. Genellikle yer yer delikli tentene başka bir deyişle kumaş ve dantel görünümü veren bileşimlerin sergilendiği bu iğneler süslemenin bezendiği biçime göre sıçan dişi, kumru gözü, mercimek vb. gibi adlandırılırlar. Türk işlemelerinde, Antep yöresi, beyaz ipek üzerine, beyaz ipek iplikle, yapılan süslemeleriyle tipiktir. Bu süslemelerde iplik çekilmeyen ünitelerde üçgen susmalar örtü yüzeylerinde ilgi çekmektedir.

Nisan 07, 2006

Çarkıfelek

Kategori: Nakış Sevgili Nurgül'ün iğne oyası çalışmalarını paylaşmak istedim. Yukarıdaki fotoğrafta görülen örtünün ortası dantel olarak işlenmiş ve kenarına iğne oyası çalışılmış. Altdaki örtü ise tamamen iğne oyası olarak yapılmış. Nurgül iğne oyasını yeni öğrendi ve oldukça istekli. Birçok arkadaşımız buna benzer çalışmaları paylaştılar, belki farklı gelmeyebilir size ama Nurgül'ü yüreklendirmek amacı ile onun yaptıklarını da göstermek istedim. Şekil itabariyle örtü Çarkıfeleğe benzememişmi, nedersiniz?

Nisan 03, 2006

Allı Gelin

Kategori Nakış

Allı Gelin Al Olaydın, Selvilere Dal Olaydın. Gelen Geçen Yolculardan, Nazlı Yar Beni Soraydın

Geçen Cuma günü Derya Gibi programında da ayrıntılı bir şekilde anlatılan Ter Kırma işinden bir örnek yukarıda gördüğünüz. Sevgili Leman kına töreninde kullanılan bu örtüyü çalışmış. Fotoğraf Makinası yeni olduğu için pek iyi çekemediğini söyledi. Tel Kırma tekniğinin yüzyıllara dayanan bir geçmişi var.Hiç makas kullanılmadan tül üzerine yapılıyor. Tel birbirine kırdırılarak ilerletiliyor. Bu nedenle adı tel kırmadır. İşin öncesinde, öyle desen çizeyim, kopyalama yapayım gibi kolaycılık yok. En zorunu düşünün. Yani tam anlamıyla el emeği, göz nuru. Sabır ve dikkat gerekiyor. Desenin bir yerinde bir iplik atlandı mı, hata, işleme bittikten sonra ortaya çıkıyor. Tel kırmanın önü ya da arkası yoktur. Yani her iki tarafı da kullanılır. Emeğin, sabrın, dikkatin ve maharetin ürünü. Tel kırma işi, tüm işlemeler içinde gümüş ışıltısıyla kendini hemen fark ettirir. Elinize alınca hiç bir iplikten beklemediğiniz bir ağırlık hissedersiniz. Zira gümüş tellidir. İstenirse altın da olabilir.

Aşağıdaki fotoğrafta görülen ise, Bartın yöremizde yapılan tel kırma bir örtü. Desenlerin isimleri de var. ‘Kaymak Tabağı’ gökyüzünden düşen bir yıldızı anlatır, ‘Sarhoş Sokağı’ ismi gibi yalpalaya yalpalaya yapılır ama işleyen için zor bir motiftir. Çoğunun da ismi yoktur.

Mart 27, 2006

Maraş Nakışı

Kategori: Nakış Göz nuruyla işlemeler işlenir Ya simle bezenir, ya gümüşlenir İşlenirken neler neler düşlenir Sırma, oya ve danteli Maraş’ın demiş şaiir, ne güzel de söylemiş değilmi?Yukarıda gördüğünüz Çanta Maraş işi tekniğiyle Leman tarafından yapılmış. Artık tanıyorsunuz Lemanı.Üniversitede iken bu projeden oldukça iyi bir not almış sanırım. Kadife üzerine yaptığı nakışı, Ankaralı bir çanta ustası çok şık bir çanta haline getirmiş.Lemancığım sağolsun bir çok farklı tekniklerle yaptığı işlerden fotoğraflar göndermiş. Bu güzellikleri sizlerle paylaşacağım. Lemanın şansı bol olsun diyorum ve sizlere iyi bir hafta diliyorum.