Eylül 20, 2006

Kenar Dantelleri

Cuma günü size mutluluğumu anlatarak ayrılmıştım. Yaşam o kadar garip ki, bu mutluluğum Cumartesi günü derin bir üzüntüye dönüştü. Tontonum yine tansiyonunu fırlattı tepelere ve müdahale için götürdüğüm hastanede yoğun bakıma aldılar. Sizi endişelendirmek istemiyorum şimdi gayet iyi ve bugün eve çıkardım.Tabi çok sıkıntılı günler yaşadım, dilerim hiçbiriniz yaşamaz. Yeri gelmişken insan sağlığının ne kadar ticarete döküldüğünü sizinle paylaşmak istiyorum. Çok sık yaşadığımız bir konuydu bu ve her seferinde birkaç saat içinde gözlem altına alınarak tansiyonu düşürülür ve gönderilirdi. Bu kez ilk andan itibaren akıllarına koydukları işlemlere başladılar ve hiç olmayan hastalıklardan bahsettiler, durumu vahim hale getirdiler. Arkadaşlar tümünü töhmet altında bırakmak istemiyorum ama gerçek şu; Hekimler ve özellikle özel hastaneler buradan elde edecekleri geliri artırmak için yaptıkları işleri abartmakta,normal fiziki muayene ile anlaşılabilecek durumlarda bile sayısız tahlil ve tetkik istenmektedir. Ayakta yapılabilen birçok işlemi hastayı günlerce yatırarak hem maddi hemde psikolojik olarak çökertmekteler.Buna bizzat şahidim, annemin göğüs ağrısı olmadığı halde var diye beyan ettiler ve anjiyo yapmaya yeltendiler. Benim, hayır öyle bir şikayeti yok demem üzerine,zaten biz de düşünmüyoruz diye kıvırdılar.Yoğun bakımda gereksiz yere 3 gün tuttular, hastaneye gece 1,5 da yattığımız halde 19.35 yazarak 1 gün fazla gösterdiler. Birkaç kez akciğer filmi çektiler,sürekli kan ve idrar tahlili yaptılar.Biz ısrar etmesek sanıyorum günlerce bu böyle devam edecekti ve annemin ifadesine göre oradan allah korusun sağ çıkamayacaktık. Bütün bunlar ne için biliyormusunuz; Performanslarını arttırmış olduğunu göstermek ve hastaneye gelir temin etmek için. Pes diyorum ve hipokrat yemini etmiş bu insanlara vicdan diliyorum (cüzdan değil).Lütfen herhangi bir sorununuz olduğunda hemen paniğe kapılmayın, araştırın, başkalarının fikrini alın. Hiç ama hiç güvenmiyorum.

Eylül 15, 2006

Doğadan Gelen Işıltı

Bugün haftasonu tatiline girdiğimiz için kendimi daha mutlu hissediyorum sanki.Arşivdeki cıvıl cıvıl birkaç küçük yastık modelini paylaşayım istedim.Bu yastıklar çiçek olmadan herhalde bu kadar güzel olmazdı.Rengarenk nakış yumakları ile hemen hemen herkesin bildiği basit nakış teknikleri ile yapılıyor. Evde kalan kumaş ve ipliklerle değişik görüntüler yaratılabilir. Aslında sadece haftasonu tatili değil beni mutlu hissettiren. Hobilere sahip olmak, mutluluk yolunda herkesin atması gereken bir adım. Araştırmalar, bilgisayar kullanan insanların kullanmayanlara oranla daha mutlu olduğunu ortaya koyuyor. Bunun nedeninin, bilgisayar kullananların bazı imkanların farkına varabilmesi Bilgisayar kullanarak benimle ortak ilgi alanlarına sahip arkadaşlar bulabildiğim için de çok mutluyum.İyiki burdasınız, burdayım sevgili arkadaşlarım. Çok güzel bir hafta sonu diliyorum hepinize...

Eylül 06, 2006

Basit ve Şık Dokunuşlar

Farklı bir desen yaratabilmek için çok fazla nakış tekniği bilmeye de pek gerek yok diye düşünüyorum. İğne ardı, basit sarma işi ile çok güzel görünüşler elde edilebilir. Önemli olan renklerin ana kumaşa uyumu ve dizaynı. Burada görülen yuvarlak motiflerin düğme ile yapılabileceğini düşündüm ben. Uygun renk ve ebatta düğmelerle daha farklı bir hale getirilebilir. Bir yaz çantası, yastık veya bir pike tarzındaki örtünün üzerinde çok güzel duracağını tahmin ediyorum.